Nedendir bilmiyorum, başarı hakkında yazmak geldi içimden. Belki de bir başarı duygusu yaşamak istiyor İçimdeki Çocuk. “Başarıyı öyle bir yaz ki, başarının GÖRECELİ/ İZAFİ bir kavram olduğu anlaşılsın” diyor.
Çocuğu sevindirmek, Çocuğun sevincine tanık ve ortak olmak harika bir deneyimdir. Bu nedenle O’nun isteğini geri çeviremem. Canım Benim, Sevgili Çocuğum Senin için yazıyorum.
“Başarı duygusu” ve “başarma arzusu”, insanı Hayata bağlayan en gizemli iksirdir. Alâeddin’in Sihirli Lâmbası, insandaki başarı arzusu ve yaratıcılığı simgeler.
Alâeddin bir Terzinin oğludur. Sihirli lâmba, İç Dünyamızdır. Lambayı ele geçirip ovuşturunca alâ eddin olur, içindeki Cin (yaratıcı güç) çıkar ve sorar; “Dile Benden ne dilersen, hemen yerine getireyim Efendim. Yaratım için üç hakkın var, buyur bekliyorum”. Cin uşak, Biz Efendisiyiz. İçimdeki Çocuk mutlu olmaya ve gülmeye başladı.
Üç hak, bir arzuyu yaratmayı başarmak için üç aşama var demektir. Duygu, Düşünce ve Davranış aşamaları. Bu üçlü İNSAN PSİKOLOJİSİ denilen şeydir. Duygu aşamasında Hayal Et. Düşünce aşamasında Planla. Davranış aşamasında Hayalini Gerçeğe Dönüştür. Başarı ve yaratım, Terzilik işidir. Kumaşımız, Yeteneklerimizdir. Ölçü al, kes ve dik. İki ölç (duygu ve düşünceyi denkle), bir biç (tek davranış). Üç adımda hooop başarı geliyor.
İçimdeki Çocuk yine oyun oynamak istiyor anlaşılan. Lambadan Cin’i çıkardı karşımıza. Başarının Cinlerin işi olduğunu anlatıyor keyifle. “Başarmak kolay, ne istediğine dikkat et” diye de uyarıyor.
İnsan başarı uğruna yaşar, başarı uğruna ölür. Başarı kabul edilmeyen bir şey yoktur şu fani dünyada. Başarı GÖRECELİ bir şey olsa da, her tür başarı ödüllendirilir birilerince.
Akla hayale gelmeyecek şeyleri başarı sayar insanoğlu. İnsan öldürmek de buna dâhildir, canlı bomba olmak da. Fanatik, fantastik ve ironik bir duygudur başarı. Bazen sanal, bazen sayısaldır.
“Başarı duygusu” o kadar yüceltilmiştir ki, “başarısızlık korkusu” bir yana, “başarı korkusu” diye bir duygu yaratılmıştır. Başarısızlık duygusu yaşamaktan ve başarısız olmaktan ödü kopar insanın. Başarısız olacağına, otur oturduğun yerde. Hayallerini ertele, ötele…
Cinsellik saf bir içgüdüyken, o bile başarı sayılır olmuştur. Bu nedenle cinselliği takıntı haline getirenlerle doludur toplum. Oysa başarı, nehrin yatağında ılgıt ılgıt akması gibi doğal bir olgudur. Önemli olan akmaktır, akıştır bu Hayatta.
Başarısızlığın da Özünde bir başarı olduğunu anlayana kadar, bütün Ruhlar başarı girdabında esaret yaşar. İnsan ne zaman ki başarısızlık diye bir şey olmadığını anlar, işte o zaman Bilinci aydınlanır, Ruhu Özgürlüğe kavuşur. Sihirli lâmba kırılır, üç kandil yanar. Miraç, Berat, Kadir… Kandiliniz mübarek ola. Masal sona erer, Özden yaşam başlar. İşte bu İç Dünyayla ilgili başarıdır.
Peki dış dünyayla ilgili “BAŞARI” nedir? Ne olduğu önemli olmaksızın, arzulanan bir hedefe ulaşmak, sonuç almak BAŞARI diye tanımlanır. Daha önce yapmadığın bir şeyi yapar olmak, başarıdır. Öğrenmek, büyümek, gelişmek başarıdır. Bir şeyin üstesinden gelmek başarıdır. Hayal kurmak başarı, bu hayali gerçeğe dönüştürmek daha büyük başarıdır.
Kişiye, yere, şartlara ve zamana GÖRE; konuşmak başarı, susmak başarıdır. Evlenmek başarı, boşanmak daha büyük başarıdır. Girmek başarı, çıkmak başarıdır. Almak başarı, satmak başarıdır. Yapmak başarı, yıkmak başarıdır.
Aklınıza gelen her fiili sıralayın, hepsi başarıdır. İçimizdeki Çocuk demişti ya, “BAŞARI GÖRECELİDİR.” Görmek gözle olduğuna göre, hangi gözle gördüğümüze de bağlı bir olgudur başarı.
Bu Dünyada en önemli başarı nedir o halde? Saf, temiz ve masum bir çocuk olarak doğduk. Bu Dünyanın kirine bulaştıktan sonra; yine aynı saflık, temizlik ve masum halimize dönmüş YETKİN (KAMİL) İNSAN olmak en büyük başarıdır. Bu, Cehennemden geçerek Cennete ulaşmaktır.
İçimizdeki Çocuk sormuştu, “Bu başarıyı yaşamaya hazır mısınız?” diye. Meğer anlatmak istediği buymuş. Teşekkür ederim Çocuk…
Yalçın Kireççi / 30 Mart 2016